Türkler savlara/atalar sözüne pek ziyâde ehemmiyet vermişler onları özümseyenleri hikmet erleri olarak vasfetmişlerdir. “Atalar sözünü tutmayanı yabana atarlar” diyerek de hikmete değer vermeyi bir kaide haline getirmişlerdir.
Kâşgarlı Mahmûd tarafından 11. yüzyılda yazılan Dîvânu Lugâti’t-Türk, Türk dilinin en eski ve en zengin kaynaklarındandır. Farklı Türk boylarına ait sözcüklerin derlenip anlamlandırıldığı Dîvânu Lugâti’t-Türk, Türk dilinin en eski sözlüğü ve grameri olmasının yanında Türk kültürüne ve folkloruna ait birçok malzemeyi de bize sunmaktadır. Eserde aynı zamanda 764 mısra-beyit ve 300’e yakın atasözü bulunmaktadır.
Dîvânu Lugâti’t-Türk ile ilgili bugüne kadar yerli-yabancı birçok araştırmacı tarafından çalışmalar yapılmıştır. Bunların en önemlilerinden birisi de Necib Âsım’ın Dîvânu Lugâti’t-Türk’te bulunan atasözleriyle ile ilgili Eski Savlar isimli çalışmasıdır. Dîvânu Lugâti’t-Türk’te bulunan atasözlerini Kilisli Rıfat Bilge’nin tercümesine dayanarak hazırlayan Necib Âsım`ın Eski Savlar’ı, 1924 yılında Evkâf Matbaası’nda basılmış ve kitap hâlinde yayımlanmıştır.
Eserinde Dîvânu Lugâti’t-Türk’teki 274 atasözünü ele alan Necib Âsım’ın önemli eserlerinden birisi olan Eski Savlar bugüne kadar kendisinden çok bahsedilen bir eser olma hüviyetini korumuştur. Eser Dîvânu Lugâti’t-Türk’te yer alan savların yani atasözlerinin tespiti, kelime kelime açıklanıp anlamlandırılması ve günümüzde yaşayan Türk atasözleriyle karşılaştırılmasını içermektedir.