Ahmed Cevdet Paşa, gerek tarihçiliği gerek hukukçuluğu gerek devlet adamlığı gerek de allâmeliği bakımından hem zamanının Türk-İslâm âleminde hem de Osmanlı Devleti içerisinde yetişmiş âlimler arasında mümtaz bir simadır ki bunun en iyi misali geride bıraktığı eserleridir.
Cevdet Paşa`nın okurlarımıza sunduğumuz Takvîmü’l-Edvâr isimli bu eseri ilk kez 1287 (1870)’de yayımlanmıştır. Eser, Devlet-i Aliyye mâliyesince kullanılan ve hakikaten iyi işlemeyen Mâlî (yani Rûmî) takvim yerine yeni bir takvim teklifinden ibarettir.
Osmanlı Devleti için çok önemli bir konuyu ihtiva etmesinden mütevellit de 1300 (1882/1883) tarihinde genişletilip ikinci baskısı yapılan bu eser, ana bölüm ile bir zeylden mürekkeptir. Ana bölümde hakikî ve ıstılâhî tarih terimleri, o zamana kadar kullanılan Şemsî ve Kamerî takvimlerin umûmî prensipleri ile Osmanlı Devleti’nde kullanılan takvimin tarihî serencamı açıklanıp incelenmiş ve nihayetinde de Cevdet Paşa’nın takvim ıslâhı hakkında teklifi mufassalan aktarılmıştır. Zeyl ise -ikinci baskıya mahsus olarak- sıvış senesiyle alakalı 1088 (1677/1678) tarihli fermân-ı âlî ve 1288 (1871) tarihinde takvim meselesini karara bağlamak üzere Cevdet Paşa’nın riyâsetinde kurulan komisyonun karar mazbatası suretinden ibarettir.
Neticede bu eser, tâ Abbâsîlerden beri kullanılan Mâlî senenin ıslâhına dair Osmanlı Devleti’nde kaleme alınan ilk kitap olarak fevkalâde öneme hâiz olmakla birlikte yayınlandıktan sonra dışarıda ve içeride büyük beğeni kazanmış, hatta Avrupa akademilerinde bile dikkate alınmış ve bir müddet sonra da Arapçaya tercüme edilerek Beyrut’ta basılmıştır.