Su Kitabı’nda 13-19. yüzyıllarda su vakfetme, vâkıflar, vakfedilen su türleri, suyu insanlara ulaştırmak için inşa edilen (baca, bend, buzluk/karlık, cameşuy-hane, çeşme, hamam, havuz, kanat, kariz, kastel, köprü, kubbe, kuyu, maksem, musluk, sarnıç, savak, sebil-hane, su hazinesi, su kemeri, su terazisi, şadırvan gibi) mimari yapılar, görevli kişiler, vakfiye terminolojisi ortaya konmuştur.
Osmanlı su rüsum pulları görselleriyle tanıtılmıştır.
Patrona Halil isyanı sonrasında İstanbul hamam işletmeciliğine güvenlik sebebiyle Sivaslı ve Tokatlılar getirilmişti. Kitapta Tokatlı hamam işletmecileri, tellak ve natırlardan söz eden anlatılar
kaydedilmiştir.
Çeşmelerin kitabelerinde suya yapılan atışar; Su Kasidesi’nin 20. yüzyıldaki nazireleri, Ahmet Haşim’in şiirinde suyun çağrışımları, *Susuz Yaz* öyküsü incelenmiştir. Türkçenin en eski metinlerden günümüze su kelimesinin kullanım alanları, halk inanışlarında suyun kutsal sayılması gibi bahsiler bu kitabın konusudur.