Trademarks, patents, geographical signs and utility models were being regulated through various decree laws and this constituted a hardship for practitioners of law and lecturers alike. At long last, in early 2017, the new Industrial Property Law came into force which consolidated all of these decree laws and created a unified codification. That was a revision long-overdue.
Unlike many national codes and laws, Industrial Property Law is highly integrated with international agreements and conventions. Even the very terms used in the Law are mostly translations from original texts. Therefore a proper translation of this law was somewhat crucial, especially given the large scale practice of international IP law in Turkey.
Markalar, patentler, coğrafi işaretler ve faydalı modeller, çeşitli kanun hükmünde kararnameler ile düzenlenmekteydi ve bu durum hukukçular ve akademisyenler için zorluk teşkil etmekteydi. Sonunda, 2017 yılının başında, yeni Sınai Mülkiyet Kanunu yürürlüğe girmiş ve tüm bu kanun hükmünde kararnameleri konsolide edip birleşik bir kodifikasyon sağlamıştır. Bu, zamanı çoktan gelmiş bir revizyon olmuştur.
Birçok milli kanun ve düzenlemenin aksine, Sınai Mülkiyet Kanunu uluslararası anlaşmalar ve konvansiyonlarla son derece entegre bir durumdadır. Kanunda kullanılan terimler dahi genellikle orijinal metinlerden çevirilerdir. Bu sebeple, özellikle Türkiye`deki geniş fikri mülkiyet hukuku uygulaması da göz önünde bulundurulduğunda, bu kanunun düzgün bir tercümesi önem taşımaktadır