Bir kitap yazmak, hele de Para gibi çok önemli bir konuda bir kitap yazmak, belki de meslek hayatımızın en zor işine karar vermek kadar zor bir işti. Her zaman olduğu gibi, karar vermeden önce, piyasalarda neler olup bittiğini, ne tür kitaplar, dergiler, broşürler, merkez bankası yayınları ve ilaveten uluslararası piyasalarda bu iş nasıl yapılmış, yapımaktadır, araştırdık. Özellikle ulusal piyasada çok çeşitli tarzda yazılmış kitaplar, ders notları gördük. Elbette hepsini saygıyla karşılıyoruz. Bir çok eksiklerin yanında, mümkün olduğu kadar ders programı çerçevesinde, sınırları aşmayan tarzda yazılmış eserlerin çok verimli olmadığını gördük. Işimizin bir parçası olarak, gerek öğrencilerimize gerekse piyasada, konuyla ilgilenen bankacılara, finas kesiminde çalışanlara, parayla uğraşan herkese, hizmet etsin adına bu çalışmayı yapmaya karar verdik.
Karar verirken de, istedik ki, mümkün olduğu kadar kapsamlı, yararlı ve bir konu bütünlüğü içinde karşılaşılabilecek her türlü sorunun cevabını versin istedik. Bu yüzden, konu bu kadar kapsamlı olmuştur. Bilginin kimseye zarar vermediğini, aydınlanmanın yazılmış eserlerin analiziyle gerçekleştirildiğini biliyoruz. Bunu düşünerek, kitabın yazım aşamaşında, bazı konuları incelerken belki de biraz fazlaca detaya daldık ve analizlerin mümkün olduğu kadar kapsamlı ve doyurucu olmasına özen gösterdik. Istedik ki, okuyucu hem sıkılmadan okuyabilsin, hem de bu kadar önemli bir faktör hakkında gereği kadar bilgi sahibi olsun.
Dökümanların tedariki konusunmda, gerek yurt içinden gerekse yurt dışından çok fazla kaynak temin edilmiştir. Arkadaş ve dostlarımızın yardımıyla, ulaşamadığımız, girişi engellenmiş kaynakları onların sayesinde elde ettik. Amerikan Jurnallerinden fazlasıyla yararlandık. Gördük ki, para teorileri konusunda yazılmış kitapların dışında, Jurnallerde yayınlanmış sayılamayacak kadar çok miktarda makalelerdeki bilgiler bize yolumuzun üstündeki fenerler gibi aydınlatıcı olmuştur. Bu bağlamda, Adana Amerikan Kültür Derneği yöneticileri ve Adana ABD konsolosluğunun çok yardımlarını gördük. Gezi amacıyla gittiğimiz ülkelerde, bir kaç saatimizi ayırıp çalışmalar yaptık. Çok fazla e-mail ve fotokopi ile bize destek olan uluslararası seviyede, üniversitelerde çalışan meslektaşlarımıza ne kadar teşekkür etsek azdır. Konuların sıralanışında, içeriklerin düzenlenmesinde ve yazım aşamasında, değerli zamanlarını ayırarak bize destek olan ve bu bağlamda gerçek anlamda fedadarlık gösteren meslektaşlara, bazı notlarımızı okuyarak, bize yol gösteren bazı bankaların şube müdürlerine ve çalışma arkadaşlarımıza, gösterdikleri gayret ve yardımseverliklerinden dolayı, çok teşekkür ederiz.
13 Yazım dili konusunda da bir şeyler söylemek siteriz. Elbette, Para gibi ciddi bir konuda bir kitap yazmak, özel bir üslup gerektirir. Biz, analizlerimizin bazı kısımlarında bu kuralı biraz bozduk ve konunun kolay anlaşılabilirliğini sağlayabilmek için, mümkün olduğu kadar açık, kolay, ağdalı söylemlere gerek duymadan, herkesin anlayabileceği ve okurken sıkılmaması için, basitleştirilmiş bir üslup kullanmak gereğini duyduk. Amacımız, kitabın kolay okunabilirliğini sağlarken, sıkılmaya vakit kalmadan, konunun anlaşılabilmesini sağlamaktı. Bunu başardığımızı düşünüyoruz. Bankaların şube müdürleri gibi, aslında Paranın pratiğinde çalışanlara, yazılan kısımları okuttuk. Yazım dili konusunda düşüncelerini aldık. Gittiğimiz yolun doğru olduğunu gördük. Tercihimiz, okuyanlara kolaylık sağlamaktı. Bunu başardığımızı sanıyorum. Bu çalışmalar süresince bize destek sağlayanların isimlerini ayrı ayrı burada zikretmemiz mümkün değil. Burada hepsine ayrı ayrı teşekkür ederiyoruz.
Bütün bu yoğun çalışmalarımız sırasında elbette evimizi, eşimizi, çocuklarımızı ihmal etmek zorunda kaldık. Bu bağlamda, en büyük özveriyi ve sabrı, sevgili eşim Meral göstermiştir. Yazmaya dalıp gittiğimizde getirdiği kahvenin içilmeden soğumuş olduğunu görüp, sessizce yenisini yaparken gösterdiği incelik anlatılamaz. Kızım Fezya Nur, o kadar yoğunluk arasında, tercümelerin yapılmasında ve yazılanların tekrar tekrar okunmasında büyük yardımcı olmuşlardır. Kızım Ayşe Gül, en büyük moral desteğim olmuştur. Yardımlarını inkar edemem. En çok sıkıldığım ve benden bu kadar dediğim yerde onların desteğini gördüm. Kimbilir, belki de onlar olmasaydı, bu eser ortaya çıkamazdı. Kitabın yayınlanması konusunda bize destek olan ve hiçbir konuda güçlük çıkarmayan Gazi Kitabevi sahibi Süavi Sarı’ya ve tüm yayınevi çalışanlarına gösterdikleri dikkat, incelik ve özverili çalışmalarından dolayı teşekkür ediyoruz.
Elbette, bu kadar kapsamlı bir çalışmada hatalarımız olacaktır. Düzeltmek görevimizdir.
Okuyanlara faydalı olması dileğimizdir.
Cudi Dağının Eteklerinde
Mezapotamya, 2015 Prof. Dr. Şevki ÖZBİLEN