Deyimler ve atasözleri kadim milletlerin binlerce yıllık tarihlerinin ve kültür birikimlerinin özetidir. Onlar, hem kültürü saklar hem kültüre göre şekillenir. Deyimler ve atasözleri kültürün bütün hazinelerini içinde barındıran dilin özüdür. Hele bir de Anadolu Türk insanının atasözleri ve deyimlerinin büyülü dünyasına girdiğinizde binlerce yıllık ilim, irfan hazinesi karşılar sizi. Türk tarihi içindeki Türklerin yaşam tarzında, dilinde meydana gelen değişme ve gelişmeler deyimlerine ve atasözlerine yansımıştır. Dil canlı bir varlık olduğu için hayatındaki değişim kaçınılmazdır. Ancak bazı kelime ve kelime grupları vardır ki binlerce yıllık tarihi birkaç hecede gözünüzün önüne seriverir. Eski Türkçe dönemine ait birçok kelimeyi, deyimi, atasözünü günümüz ağızlarında çok da değişmemiş olarak capcanlı bulursunuz. Türkün hayata bakışı, yaşam felsefesi saklıdır onlarda. Ağızlar içinde saklı olan ve tarihe meydan okuyan kadim deyim ve atasözleri aynı zamanda Anadolu Türklüğünün kültürünü korumakta ve yaşatmaktadır. En eski kelimelerin, günümüz deyim ve atasözlerinin derlenip, gerek yapı gerek anlam özelliklerinin ortaya konmasıyla hem dilin ve kültürün geçmişle bugün arasında hem de bugünden geleceğe köprü kurulur. Ne yazık ki eski Türk kültürünün en önemli dil ögesi deyimlerimiz ve atasözlerimiz, onu kullanan büyüklerimiz bu dünyadan göçtükçe kaybolup gitmektedir. Dili ve kültürü ayakta tutmak için Türk milletinin kadim kültürünün en önemli unsuru olan Türkçemizin ağızlarda yaşayan eski deyimlerini ve atasözlerini derlemek ve kaydetmek Türk dili ve kültürü için hayati öneme sahiptir.