(...) eğer felsefe, olguların olanaklılık koşullarını anlamakla yükümlü düşünce disipliniyse, o zaman söylenemez olanın alanına adım atıp, orada "vücutsal kendiliği" kavramaya çaba göstermelidir. Böyle bir çaba, söylenemez olanı söyleme yanılsamasına kapılmaz, ya da kapılmamalıdır. Bilir ki söylenemez olan, söylenemez kalacaktır. ama kavramsal çabanın yazısı söylenemez olanı çağrıştırabilir, ya da onu ölçüsünü yeniden koyabilir. Kavramlara söylemediklerini söyleterek.