“...Hepimiz odaklanma yeteneğine sahibizdir ancak odaklanmamız büyük çoğunlukla bilinçli değil tam tersine farkında olmadan yaptığımız, otomatik bir eylemdir. Hayvanlar arasında bile avına doğru bir hamle yapmadan önce aslan ve kaplanların dahi gücünü toplamak için belli bir süre sessizlik içinde beklediğini görürüz. İşte bu otomatik, içgüdüsel odaklanma gücü her yaşayan canlının içinde mevcuttur. Fakat kendi zihinsel ve manevi güçlerimiz üstünde bilinçli bir iradeye sahip olana kadar odaklanmayı tam anlamıyla gerçekleştiremeyiz. Dağınık bir zihin bir araya toplandığında tıpkı parlak bir projektör gibi olur ve bu şekilde insan sahip olduğunun farkında olmadığı gizli güçlerini irdeleyebilir. Gizli güçlerinin bilincine daha çok vardığında ve onları kullanmayı daha iyi kavradığında giderek daha yetkin bir hale gelir...”