1500’lerin sonlarından 18. yüzyıla kadar binlerce Avrupalı kadın’ İslamiyet’e dönmüştür. Bu kişilerin çoğu Cezayir, Tunus, Trablusgarp ve Fas’ın Rabat-Salé bölgesinde ‘Berberi Sahil Eyaletleri’ yaşıyor ve çalışıyorlardı. Kadınların çoğu, Müslüman erkeklerle evlenince Müslüman oldular. Buraya kadarını anlamak kolay; yine de bir 17. yüzyıl Isabelle Eberhardt’ı arayışıyla, bu kadınların bazılarının yaşamlarının izini sürebilmek heyecan verici olurdu. Ama peki ya erkekler? Onların din değiştirmesine yol açan neydi?
Din değiştirmeye karşı İslam’ın tavrı, daha açık olarak nitelendirilebilir. İspanyollar, Yahudileri ve Müslümanları din değiştirmeye zorladılar, ama sonra yine de sınırdışı ettiler. Oysa İslam, kendini hala mümkün olan her yolla, özellikle de insanların din değiştirmesiyle yayılmaya çalışan yeni bir din olarak görmeye devam ediyordu. *Yeni Müslümanlar* hala kutsanmış ve *şanslı* sayılırlar, özellikle de İslamiyet’in sınır bölgelerinde.