Atatürk bize, “Benden size kaliteli yaşam formülleri” diye bir çalışma hazırlayıp, bırakmadı! Ama doğru anlaşılıp, yorumlandığında başarılı bir hayatın somut bir mirası olan Türkiye Cumhuriyeti’ni bıraktı. Bu mirası bırakabilmek için de bir filozof olup düşündü, asker olup savaştı, başkomutan olup orduları sevk ve idare etti; bir işçi/çiftçi gibi çalıştı, bir bilim adamı gibi tezler geliştirdi, araştırmalar yaptı, bir girişimci olup projelere imza attı, hatip olup nutuk attı, edebiyatçı olup nutuk yazdı, devrimci olup tabuları devirdi, mimar-mühendis olup yollar, fabrikalar inşa etti, aşık olup duygularını mektuplara döktü, yenilikçi olup hayata değer kattı, devlet adamı olup ülke yönetti.
Değerlerin alt üst olduğu bir dönemden geçiyoruz. Birlik ve dirliğe her zamankinden çok ihtiyacımız var. Bunu sağlayabilmek için de kaliteli bir yaşama… “Kaliteli yaşam” sadece parayla ilgili bir kavram değil. Çok parası olup “kalitesizliğini” en derininden ispatlayan o kadar çok kişi ve örnek var ki!