Ne grup, ne hizip, ne yapılanma sesi.
İşte Türkiye’nin beka reçetesi!
Joker kavramlar yedi düvelin gerçek anlamda işgal ordularıdır. Aidiyet kavramı bazında işgal edildiği (seyirci kalındığı) için Türkiye her on yılda bir işgal denemesine konu oldu.
Dört halifeden hemen sonra insanlar kendiliklerinden ihdas ettikleri üç tarzı tufana talim ettiler. Mesele, dün- bugün meselesi değil. Tanımlama-tanımlanmadan hareketle, yeryüzü tüm zamanlar boyu tevhit terazisinde tartıya çıkıyor. Tartıya ne diye çıkıyorsun; elma mı, armut mu? Domates mi, patates mi? Tevhidi kavram mı, joker kavram mı? Tevhidi aidiyet mi, beşeri aidiyet mi? Tartıya marul olarak çıkıp, altın fiyatı alınamayacağının izahını yaptık.
“Hakiki vatan, hususen lisandır.” (Von Humboldt) Bizim konumuz bu sözün hem önü hem de sonunu gözetiyor: “Hakiki lisan, hususen aidiyet kavramlarıdır.” (Hakikatin Yasaları) Çünkü fırtınalar marul-maydanoz (isimlendirme) üzerinden değil aidiyet kavramları üzerinden kopar. Dilde (aidiyette-itikatta) öncelik aidiyet kavramları olduğu için; “Dilden bir sonraki duraktır vatan”… Yüz yıldır ilk kez yazılan, “son okuması olmayan”, dededen toruna kalacak ve türünün ilk örneği bir kitap elinizde.