Binbir Gece Masalları ihtiva ettiği hikâyeler ile dünya edebiyatında mümtaz bir yere sahiptir. Kompleks bir yapıya sahip olan bu külliyat, her gece krala bir hikâye anlatarak hayatta kalmaya çalışan Şehrazat’ın hikâyesine bağlı yüzlerce hikâyeden oluşmaktadır. Pek çok anlatıya kaynaklık eden ve çerçeve hikâye olarak da tanımlanan bu hikâyeler, tarihsel süreç içinde bazı değişim ve dönüşümlere uğrayarak farklı kültürlerde yaşamaya devam etmiştir. Türk yazılı ve sözlü geleneğinde de varlığına tesadüf ettiğimiz bu hikâyelerden Camasbname (Şahmaran), XV. yüzyılda Abdi Musa tarafından mesnevi şeklinde tercüme edilmiştir. Türkçedeki en önemli çeviri olarak kabul edilen bu eserde yer alan Cihân Şâh adlı anlatı, müstakil olarak Türk anlatı geleneğinde masal ve hikâye formunda pek çok kez işlenmiştir. Yazılı gelenekte mensur Cihân Şâh hikâyesinin eş metin/benzer metinleri ele alındığında, çalışmamız dışındakilerin aruzlu şiir unsurlarını barındırdığı ve klasik hikâye formunda olduğu görülürken çalışmamızın temelini oluşturan Hikâye-i Cihân Şâh’ın manzum kısımları tamamen âşık tarzı şiir geleneğinden oluşmaktadır. Motif ve epizotları bakımından da Binbir Gece Masalları’ndaki Cânşâh masalı ve Türkçe eş metin/ benzer metinleri ile benzerlik gösteren bu eseri diğer metinlerden farklı kılan özellik, eserin âşık tarzı halk hikâyesi şeklinde yeniden tertip edilmiş olmasıdır. Bu çalışma, kâğıt, yazı ve mürekkebinden hareketle XIX. yüzyılın sonları ile XX. yüzyılın başları arasında kaleme alınmış olduğu düşünülen Hikâye-i Cihân Şâh’ı incelemek üzere hazırlanmıştır. İncelenen yazma eserin ilk sayfası kopuk olduğu için hikâyenin başlığı katalog kaydı esas alınarak verilmiştir. Çalışma giriş ve iki bölümden oluşmaktadır. Girişte, halk hikâyesi ve âşık tarzı halk hikâyesi ile hikâyenin kaynağı, varyantları ve daha önce yapılan çalışmalar hakkında bilgi verilerek eserin nüsha tavsifi yapılmış ve hikâye özetlenmiştir. Şekil ve muhteva açısından incelenen Birinci Bölüm hikâyenin dil, üslup ve anlatımına; hikâyede yer alan şiirlerin şekil ve muhtevasına; hikâyenin konusuna, motiflerine, şahıs kadrosuna, hikâyenin zamanına, mekânına ve hikâyede yer alan kültürel hayata ayrılmıştır. İkinci Bölüm’de ise Hikâye-i Cihân Şâh’ın Latin harflerine aktarımı yapılmıştır. Akabinde sonuç kısmı ve sözlüğe ek olarak metnin tıpkıbasımına yer verilmiştir.