Orijinal adı Kulekapısı Mevlevihanesi olan ve Fatih’in İstanbul’u fethetmesinden sonra 1941 yılında Osmanlının yeni başkentinde kurulan ilk Mevlevi Tekyesi. Diğer bir deyişle Mevlevilerin 434 yıllık İstanbul macerasının en yoğun larakyaşandğı mekan.

Şeyhler, Dedeler, Dervişler, Hattatlar, Müzisyenler yani Mevlevi lisanınca ‘Can’lar Günlük hayatlarını İstanbul’un halıyla brlikte yaşayan, onlarla aynı suyu içip, aynı ekmeği yiyen, aynı havayı soluyan ama akşam olduğunda Mevlevihanenin kapılarını sırlayıp kendi dünyalarına, daima beraber oldukları veyolundan gittikleri Pirleri Hz. Mevlana’ya dönen canlar.

Müzeci ve araştımacı Server Dayıoğlu ‘İnanç ve Güzel Sanatlar’ Akademisi olan Galata Mevlevihanesnin kapıarını bizler için sonuna kadar açıyor.

Dervişlerin Semahaenin zeminine her basışlarında ‘Alah’ dedikleri, duvarlarında Ferah feza, Acemaşiran, Suzidiara Ayın-i Şeriflerinin yankılandığı mekanı ve orada yaşayalar ile geçen olayları tarihin derinliklerinden kurtarıp gün ışığına çıkarıyor.