“Önceleri Eritre sahillerinde yerleşik bu insanlar, Akdeniz kıyılarında şimdi oturdukları yerlere göç ettiler; dediklerine göre hemen teknelerini Mısır ve Asur mallarıyla doldurarak, uzun deniz yolculukları maceralarına başladılar”
Herodotus (MÖ 484, MÖ 425)
Antik Yakın Doğu halkları arasında, Fenikeliler en çok tanınan fakat muhtemelen en az anlaşılmış olanlardandır. Fenikeliler hiçbir zaman Mısırlılar veya Asurlular gibi bir imparatorluk kurmamışlardır; aslında hiçbir zaman birleşik bir devlet olmamışlar ama bunun yerine Doğu Akdeniz kıyıları boyunda tesbih taneleri gibi dizilmiş bağımsız şehir krallıkları olarak varlıklarını sürdürmüşlerdir. Her ne kadar bir imparatorluk kurmamış olsalar da İspanyolların keşifler çağına kadar Dünya tarihindeki diğer halklar arasında keşifler yapma ve koloniler kurma konusunda hep en önde olmuşlardır.
Mezopotamya, Mısır, Anadolu, antik Grek, Girit adasında filizlenen Minos, İbranı, Kenan ve sayılamayacak kadar çok başka başka toplumların uygarlıkları gibi, tarihe yurt olmuş bu topraklarda yaşayan, Akdenizin ilk denizci toplumu ve ilk alfabeyi bulan insanların toplumu, Fenikelileri anlamaya ve tanımaya çalışmak Tarihi anlamaya çalışmaktır.