Günümüzde eğitim ve öğretimi kabul etmeyen -bazı istisnalar hariç- herhangi bir kimse ve topluluk yoktur. Söz konusu durum sadece canlılara uygulanması gereken bir kavram olmaktan çıkmalıdır. Herhangi bir gökcisminin -yıldız, gezegen, göktaşı vb.- ilave olarak kara madde ve kara enerjinin de eğitimi olmalıdır. Bu bakış açısı ile en az 1 (bir) noktadan başlayan oluşum evrenin sınırlarına kadar ne varsa hepsi için uygulanabilir olmalıdır. Doğal olarak bu durumu tamamen gerçekleştirmek için herhangi bir insanın ömrünün yetmeyeceği kesindir. Her maddenin “kütle çekim kuvveti” vardır. İşte bu dalgalar kullanılarak ya da bu dalgalar üstünden “eğitim ve öğretim bilgileri” gönderilmelidir. Bunun gerçekleşmesi halinde birçok şeyden tasarruf yapılmış olacak ve yeni yeni teknolojiler gelişecektir. Kütle çekim kuvvetine, herhangi bir gökcismi aracılığı ile değil, söz konusu kuvvete bileşenleri bazında müdahale edilirse bu duruma diğer bir anlamda yeni bir “bilimsel devrim” ya da “bilimin sınırsızlığı” denilebilir. Tıpkı elektronikteki bir sinyalin taşıyıcı dalgaya bindirilerek iletilmesi gibi, burada taşıyıcı olacak olan -kütle çekim kuvveti- dalgalarıdır.
Öğr. Gör. (Bilgisayar Yük. Müh.)
Metin Şahin