"Nelere karşı duyarlı olacağız? Kavramların işleyişine, düşünmemizin yürüyüşüne, alışılmış anlamda aklımıza karşı duyarlı olacağız. Ona özen göstereceğiz. İnceliklerini yakalamaya çalışacağız. Bilgiye karşı duyarlı olacağız. İnsanların yüzlerce yıldan beri ürettiği, ortaya koyduğu, hakîkati arayan bilgiye karşı. Sanat’a karşı. İnsanın duygu-akıl bütünlüğünü yaşadığı gönüle karşı.Çevre duyarlığımız hep olacak. Dünya bize emanettir. Doğa da. Bizden farklı olanlara, düşüncelere, kültürlere, ötekine duyarlı olmayı bileceğiz. Sorumluluğumuz bizi mazluma karşı duyarlı kılacak. Yalnız "kendimizden olan" mazlûma, ezilmişe, hakkı yenmişe karşı değil, öteki mazlumlara karşı da. Mazlum, insan olabildiği gibi hayvan da, bitki de olabilir. Cân, canlılık taşıyan her mazlûm dostumuzdur. Duyarlılık alanımız içindedir."Ahmet İnam, bu yeni kitabında, her zamanki gibi, antik dönemlerden akıp gelen felsefeden aldığı ilhamla, okuyucunun sırtına bilgi kamburları eklemeden, hayata dair, insanın duruşuna dair görüşlerini paylaşıyor. Bu kolayca okunan metinler, bize güneşli ufuklar açıyor ve yeni düşünmelere sürüklüyor. Ankara’da ODTÜ’de Ahmet İnam’ın derslerini dinlememek gerçekten büyük bir kayıp. Türkiye’nin yetiştirdiği bu büyük felsefeci ile tanışmak için hiçbir fırsatı kaçırmamanızı salık veriyoruz.