‘’Hayatımda tek bir şeyi olsun doğru yaptığımı bilmem gerekiyor.’’ The Whale filminin sonların-da Brendan Fraser’ın canlandırdığı İngilizce öğretmeninin ölüme doğru yürümediği adeta yu-varlandığı anlarda söyler bu cümleyi. İnsanın her şeyi olmasa dahi en azından bir şeyleri tam ve doğru yaptığını bilmeye olan ihtiyacı onu hep rahatsız eder. Yaptığımız şeylerde, söylediğimiz cümlelerde, yazdığımız satırlarda hep eksiklik ya da fazlalık vardır. Elinizdeki kitap, bu ıskalama-nın tek tek olaylara yansımasının peşine düşme çabasıdır. Bir resme, telefonunuzun ekranına iki parmağınızı dokundurarak daha yakından bakmanıza benzer biçimde yaşamımızdaki olaylara, cümlelere, gerçekleşmeyenlere daha yakından bakma çabasıdır yine elinizdeki bu kitap. Filozof-ların, edebiyatçıların, sanatçıların yardımıyla ıskalanan doğrulara daha yakından bakma çabası diyebiliriz yine bu kitap için. Ölümden aşka, bağlılıktan hüzne, düşüşten olgunlaşmaya kadar birçok başlık altında anlamaya çalışıyor bu kitap ıskalamalarımızı.
İnsan sadece geride bıraktıklarının peşindedir. Kimi zaman geride bıraktığı şeyi yakalamak, kimi zaman ise ona yakalanmamak için daha da hızla koşar ileri doğru. Geçmişteki bir hüznün tamiri olmayacak hiçbir şey tatminimizi de sağlayamaz, hedefimiz de olamaz dolayısıyla. Bu anlamda elinizdeki bu kitap son sürat ileri koşarken geriye doğru bakma çabasıdır. Peşinde olduğumuzu düşündüğümüz şeyden aslında kaçıyor olabileceğimize dair bir iddiadır diyebiliriz yine bu kitap için.