Vaktiyle tıp dünyasını endişelendiren, ‘şarlatanlık’ yahut ‘hokkabazlık’ olarak algılanan hipnoz, günümüzde destekleyici tıbbın vazgeçilmez bir parçası, üniversitelerde seminer konusu ve hâlâ geniş kitlelerin ilgi odağı. Son bilimsel gelişmeler gösteriyor ki, hipnozun şu ya da bu şekilde ulaşmadığı disiplin yok gibi. Artık hipnozla sigara bırakılabiliyor, yaşlanma geciktirilebiliyor, kekemelik önlenebiliyor. Bilinçli hipnoz sayesinde sancısız doğum yapmak, sınavlarda başarılı olmak, hatta kilo vermek dahi mümkün. Ürolojide, cerrahide ve diş hekimliğinde bile hipnozun parmak izleri var. Hipnoz, vajinismustan migrene, topluluk önünde konuşamamaktan aile içi şiddete değin pek çok rahatsızlığın, sorunun giderilmesinde aktif rol üstleniyor. Ne var ki, hipnozla ilgilenen okurun doğru bilgiye ulaşması güç. Ulaştığı bilgileri, üçüncü bir kişinin desteği olmadan hayata geçirmesi neredeyse imkânsız. Halbuki hipnoz, çoktandır ezoterik bir içeriğe sahip değil. Artık hipnoza kabul edilmeniz için dahi belirli yeterliliklerinizin olması gerekiyor. İnsandaki sınırsız potansiyeli ortaya çıkaran hipnozu keşfedebilmek için bilimsel referanslara ihtiyaç var. Türkiye’de hipnozun bilimsel anlamda kabul görüp yayılmasında etkin rol üstlenmiş, 1991’de kurulan Tıbbi Hipnoz Derneği’nin o tarihten bu yana başkanlığını yürüten, Yeditepe Üniversitesi’nde düzenlenen hipnoz kurslarında bugüne değin 1200 kişiyi eğiten Ali Eşref Müezzinoğlu’nun Bilinçli Hipnoz kitabı, kuşku yok ki, zengin içeriği sayesinde tüm beklentilerinizi doyuracak. Bu kitap aracılığıyla, yanlış yollara sapmadan, hipnozla ilgili merak ettiğiniz her şeyi öğrenebileceksiniz.