Risk kelimesi temel olarak; belirsizliği, bilinmezliği, öngörülerin gerçekleşmeme ihtimalini akla getirirken, toplumun farklı kesimlerinin riske bakış açısı değişebilmektedir. Bazı kesimler risk üstlenmede çekimser davranırken, bazı kesimler aksine riske karşı daha istekli olabilmektedir. Bazı kesimler de vardır ki; riske bağlı ihtimaller çok ilgi alanına girmez, yani duyarsızdır.
Aslında risk tek başına; kaybetmek ya da kazanmak seçeneğini içermemektedir. Risk ihtimali bünyesinde hem kazancı hem de kaybı bulundurmaktadır. Bazen fırsatlar risklerden doğabilir, bazen de çok iyi fırsatlar risk nedeniyle kaybedilebilir. Aslında burada önemli olan temel iki sorunun yanıtlarını doğru vermektir:
- Ne kadarlık bir risk üstlenilme tahammülü vardır?
- Üstlenilen risk nasıl yönetilecektir?
Hem kişiler hem de kurumlar açısından bu soruların yanıtlarının doğru ve tutarlı olması önem taşımaktadır. Bu kitapta, "finansal piyasaların ve ülke ekonomilerinin en önemli aktörlerinden biri konumundaki bankaların risk yönetimine ilişkin bir bakış açısı vermek* amaçlanmaktadır.