Babür hükümdarları, Hindistan’ı kendi vatanları olarak görmüşlerdi. Bu özellik, tipik Türk kağanlarının özelliklerine benzemektedir. Türkler gittikleri yerleri vatan edinmişler ve oraları mamur etmişlerdi. Babür hakanları da Delhi ve Agra’daki saraylarında otururlardı. Yaptıkları saraylar Hint, Moğol, Fars ve Türk kültürlerine ait motiflerle süslüydü. Bu saraylar duvarlarla çevrili olup, askerler tarafından da korunurdu. Cihangir’in yaptırdığı saray dillere destandı. Babürlüler, şehzadelerin devlet yönetim tecrübesi kazanmaları için orduların başında görevlendirirlerdi. Devlet yönetiminde hükümdardan sonra en yetkili kişi “vekil-i mutlak” denilen hükümdar vekili idi.