Tükendi
Stok AlarmıElinizdeki kitap, -tartışmalı biçimde- İran ile özdeştirilmiş bir mezhep olarak görülen Şiîliğin tarih boyunca yaşadığı değişim ve sürekliliği Irak ekseninde; teolojik, coğrafî ve toplumsal yönden olduğu kadar, siyasî yönden de çözümlemeyi hedefleyen disiplinler arası bir çalışma niteliği taşıyor. Irak’ın, Safevî devletiyle Osmanlılar arasında tampon bölge haline gelmesinden kaynaklanan mücadelelerin gölgesi altında, Şiî âlimlerin İran nüfûzuna hizmet eden sistemli Şiîleştirme çalışmalarının geliştiği tarihsel süreç, İran ve Irak Şiîliğinin ortak ve kendine özgü özelliklerinin ortaya çıkmasına da tanıklık etmiş; Savefî devletinin 1722’de yıkılmasını müteakip Irak’taki türbe şehirleri (Atabât) Şiî teolojisinin dinamizmine hizmet eden geleneksel merkezler olma özelliğini kazanmıştır. Irak ulus-devletinin icadıyla vücut bulan siyasî ve kurumsal yapıyla muhalif karakterdeki geleneksel Şiî hareketlerin mücadelesine, modern dönem olgusu olarak İslamcılık anlayışının etkisinin eklenmesiyle başka bir boyut kazanan Irak Şiîliğinin yaşadığı değişim ve dönüşüm, bu nedenle çok disiplinli bir analizi hak ediyor. Devlet eliyle uygulanan sekülerleştirmeye dinî hiyerarşinin üst tabakasıyla avamın farklılaşan tepkilerinin sonucunda; “direniş ekseni”nin oluşumuna hem katkıda bulunan ve hem de kolayca buna eklemlenen, ancak evrensel ve bölgesel tepkiler vermek durumunda kalmanın zorluklarını yaşayan, daha organize direniş hareketlerinin gösterdiği muhalif tutum, ABD işgali ve sonrasında iyice mobilize olarak yeni idarî ve siyasî yapının vazgeçilmez bir unsuru olarak Irak Şiîliğinin yerini pekiştirmiş görünmektedir. Bu çalışma, bu tarihî sürecin analizinde her bir olguyu zengin alt başlıklarıyla ve öne çıkan kişi, yapı ve akımlar üzerinden ele alıyor.