Mustafa Balbay 5 yıl tutuklu kaldığı, 12 yıl yargılandığı Ergenekon davasını ilk kez baştan sona bütün yönleriyle kaleme aldı.
Cumhuriyet gazetesi yazarı Balbay, Uğur Mumcu’yu öldüren ve Cumhuriyet’e bomba atan örgüte üye olmakla suçlanınca ne yaptı, nelere yaşadı?
26. Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ terör örgütü kurmakla suçlanırken, tanık olarak dinlenen kişinin PKK’nın ikinci adamı Şemdin Sakık olduğu anlaşılınca ne oldu?
Bütün davalar birleştirilirken darbe iddialarını Ergenekon’dan nasıl ayırdılar?
Alaattin Çakıcı tanık olarak dinlendiği Ergenekon’da mahkemeyi nasıl yargıladı?
Sedat Peker’i Ergenekon’a nasıl dahil ettiler?
7 Şubat 2012’de MİT Müsteşarı Hakan Fidan ifadeye çağrıldığında Silivri gardiyanları ne düşündü?
Balbay niçin, “FETÖ’nün son kullanma tarihi dolmadı” diyor?
Anayasa Mahkemesine bile direnen Ergenekon mahkemesinin hakim ve savcıları şimdi nerede?
Silivri’de yumurta, üzüm, kolonya, metal çatal-kaşık niçin yasak?
Beton-demir Silivri’de toprağa hasret mahpuslara doktorun yazdığı “haftada yarım saat çıplak ayakla toprağa basma” reçetesi nasıl uygulandı?
Balbay, kapıyı üstüne kilitleyen gardiyan için cezaevinden mektupla nasıl kız istedi?
Balbay, bu kitapta kaleme aldığı gerçekleri şöyle yorumluyor:
“Bunları filmde izlesem, senarist hayli abartmış derdim!”