Bir yazar olan Rosanna Camborne zihnindeki karakterleri kelimelere dökmeyi planladığı esnada olaylar bambaşka gelişir. İlkel bir zamana ve hayal gücündeki canlıların bile ötesinde bir dünyaya geçtiğinde yazmayı planladığı kötü karakter artık tam karşısındadır:
Blake Nightingale.
Rosanna yabancısı olduğu bu zamanda, Efendi Nightingale tarafından tutsak edilirken bir yandan kimliğini gizleyerek hayatta kalmaya bir yandan da büyüleri ve tehlikeli yaratıkları aşmaya çalışır. Efendi’nin gazabından korkup onun baş savaşçısı Gölge’nin karanlığına da bir o kadar sığındığı bu dünyada Rosanna Camborne, kurgusunun başkarakteri çoktan olmuştur.
"Soğuk beni sarıp varlığımı sonsuza kadar işkence etmek için dondururken aklımda tek bir şey vardı... Şeytanın cehennem ateşinde yaktığı koca bir yalandı.”
"Annemin kitaplarını incelerken bazı büyülere rastlarım," dedi kulağı okşayan bir sesle. "Onları sadece kendisi için yazmış, başka kimse anlamasın diye karmaşıklaştırmış. Onları anlamaya çalışmak beni heyecanlandırırdı."
Kaşlarımı hafifçe çattığımda dudaklarındaki kıvrım daha da büyüdü.
"Sen de o çözülmesi
zor büyüler gibisin."