Bazen Yazdıkların Peşine Düşer
Erzurum’dan çıkarak yola düşen iki genç aşığın ve peşindeki tehlikeli aile eşrafının romanını yazan İstanbullu yazar, karısının da yazdıklarına müdahale etmesiyle kendini anlamsız, saçma, komik, eğlenceli, bir o kadar da tehlikeli maceranın içinde bulur.
Yolculuk; birbirini seven iki gencin her şeye rağmen, ölüme meydan okuyarak yola çıkmasının hikâyesi.
Yolculuk; böylesi anlamsız bir savaşta ayakta kalanların hikâyesi.
Yolculuk; bir başkaldırı, bir özeleştiri, bir geçiş, varoluş sekmelerinin sıra dışı anlatımı.
Yolculuk; senin, benim, bizim, içimizde olan, yaşayan herkesin sesi.
***
Ben, Seyfi. Biraz melankolik bir köy delikanlısıyım.
Erzurum’daki köyümüzden sevdiğim kızla birlikte kaçtık. Çünkü onu başkasıyla evlendireceklerdi.
Silahlı ve öfkeli iki akrabanın izimizi sürdüğünü başlangıçta bilmiyorduk.
Ümidimizi ve paramızı yitirdiğimizde her şeyin bittiğini düşündük ama meğerse macera yeni başlıyormuş.
Akla hayale gelmeyecek çeşitlilikte bir sürü kişi bu maceraya karıştı, hatta bir tanesi insan değildi.
Şimdi her şey sona erdi ve biz sağ kaldık.
Siz tavsiyem, ne yaparsanız yapın bu romanı yolculuk esnasında okumayın. Kendinizi kitabın içinde bir yerde bulabilirsiniz.