Kulaklarındaki gürültüyü göz ardı etmeye çalışarak basamakları yavaşça çıktı. Varlığını hissettirmemek için harcadığı çaba olağanüstüydü. Duvara yaslanmış elini parmak uçları değecek kadar geri çekti. Sağ eliyle sımsıkı kavradığı tırabzandan destek alarak ilerlerken sol elini duvarda gezdirdi. Bu hissi tanıyordu. Yere çarpan suların fayanslara sıçrarken çıkarttığı sesler, yemekhaneden gelen tabak çanak sesleriyle bir bütün olup şap zeminin pütürlü rahatsızlığına eşlik ediyordu.