Her insanın, istediğinde hayat boyunca eğitimden faydalandırılması, onun ekonomik, kültürel ve sosyal gelişimini destekleyecektir. Bu durum ancak bireyin eğitimle donatılmasıyla gerçekleşebilir. Bireyin sürekli olarak eğitimle donatılması demek; aynı zamanda başkalarının kendisi için verdiği kararlara tabi kalmaması, bireysel gelişimine en uygun düşenleri seçip, diğerlerini reddetmesi gerçeğine ulaştırabilir. Yani örgün eğitim dışındaki insana eğitim götürmekle, aynı zamanda iradesinin zenginleşmesine, ufkunun genişlemesine katkılar sağlanabilir. Bu durum ise, insana saygının en önemli ilkelerinden biri sayılabilir. Bu bakımdan geleceğin eğitim sistemlerinde, bir bakıma yetişkin eğitiminin ağırlıklı olması gerektiği de ifade edilebilir.

Bu çalışma, ilerde daha da genişletilmek düşüncesiyle hazırlanmıştır. Çalışmanın yetişkin eğitimine *Giriş* niteliğinde olduğu kabul edilirse, sınırlılıkları da ortaya çıkacaktır. Bu bakımdan kitap, çok geniş çaplı bir araştırma olarak düşünülmemelidir. Ancak bu kitaptan; Eğitim fakültelerinde *Halk Eğitimi* dersi alan öğrencilerin, Millî Eğitim Bakanlığı Halk Eğitimi merkezlerinde görev alanların, her kurumda yetişkin eğitiminde çalışacak öğreticilerin, daha çok halkla iç içe olan öğretmenlerin ve bu alana ilgi duyan herkesin az da olsa faydalanacağı ümit edilmektedir.