Onlar yersizler, onlar ontolojik evsizler güruhu.
Ya yerliler neredeler?
Evin gerçek sahipleri neredeler?
Yersizlerin yerlileri pusturacak kadar çoğalmaları elbet bir felakettir. Fakat asıl felaket, yerlilerin yersizleri bu ülkenin asli unsuru olarak kabullenmeleridir. Yerliler bunu kabullenmedikleri sürece umut var demektir.
Bu ülkede, yerlilerin direnişi her şeye rağmen sürüyor. Bu direnişin başarıyla sonuçlanması, her şeyin aslına rücu ettiği bir zeminin muhafazasına bağlı. Bu zemin, bu ülkede zaman zaman kayıyor. Şimdilerde yaşadığımız, işte böyle bir kayma.
Unutmayalım ki ne vuku bulacaksa, herkesin kendi yerinde olduğu bir zeminde vuku bulacak.