Bu kısa hacimli kitap, Ortaçağ İslam felsefesi incelemelerinin tarihinde “eş-Şeyhü’r-Reîs” (Avicenna) unvanıyla tanınmış İbn Sînâ’yı çağdaş felsefe incelemelerinin tarih yazımına “tüm zamanların en büyük sistem filozofu” olarak yerleştirmeye yoğunlaşmaktadır. Bunu yaparken felsefe ve İslam felsefesinin yanı sıra bir din olarak İslam, 11. yüzyıl İslâm toplumlarının tarihsel koşulları, 21. yüzyıldaki İslam felsefesi araştırmacısı olan özne ve bütün bir Batı felsefesi tarihi yeniden tanımlanmaya çalışılmaktadır. Felsefenin ve İslâm’ın anlamlarının yanı sıra İbn Sînâ, onun takipçileri ve eleştirmenlerinin insanlık gerçeğine çağdaş dünya toplumları bağlamında kazandırdıkları yeniden değerlendirilmeksizin İbn Sînâ felsefesi bugünden çalışılabilmiş olmamaktadır. İbn Sînâ’nın felsefesi ancak pragmatizm ve özne felsefeleri göz önünde bulundurulduğu ve tarih yazımının göreceliliği sonuna değin tüketildiği takdirde günümüze yararlı olabilecek bir içerik ve işlevle taşınabilir. Bu çerçevede kitap, ayrıntıları daha ileriki çalışmalara bırakarak İslam felsefesi ve Batı felsefesi ayrımını Türkçe felsefe özelinde geride bırakabilecek bir İbn Sînâ denemesine girişmektedir.