“Kahrolsun böyle zihniyet! Erkeğin kibri ve kadının korkaklığı miadını doldurdu. Ülkemin kadınlarının daha fazla ertelemeden haklarını ve imtiyazlarını talep etmeleri gerekiyor.
“Erkeklerin ne dediğine asla aldırmayın. Şimdiye dek dediklerinden farklı bir şey söyleyemezler. İradesiz kadınların ne dediğine asla aldırmayın. Onların fikirleri dikkate alınmaya layık değil.”
1889’da, kadınların oy hakkı tartışmalarının yoğunluk kazandığı günlerde, romanın anlatıcısı olan kadın ve Muhterem Augustus Fitz-Musicus isimli erkek, kendilerini bir anda 2472 yılında buluverirler. Yaşadıkları şaşkınlık sadece gelecekte uyanmaları değildir, içine düştükleri devlet de hayli enteresandır.
Yeni Amazonya isimli bu devletin yönetim mekanizması uzun yıllardır kadınlara aittir ve karşımıza yaşam süresinin arttığı, refah içinde bir toplum çıkar. Vejetaryen, güçlü, eğitimli kadınlardan oluşan bu toplumda, aile kavramından inançlara, ekonomik sistemden teknolojiye kadar hemen her şey çok farklıdır. Anlatıcı ve Muhterem Augustus, bir yandan bu yeni toplumu anlamaya çalışırlarken bir yandan da 19. yüzyılla kıyas içine girerler.
Feminist bir yazar olan Corbett, Yeni Amazonya: Gelecekten Bir Kesit’i yazarken, özgür kadınların yönettiği bir ülkenin nasıl bir yere benzeyeceğini fantastik ve trajikomik örneklerle anlatıyor.