"Susanlar konuşursa barış… Savaş da barış da iki taraflı bir eylem olduğu için, her iki tarafın da bir şekilde mutlaka kendisini göstermesi, tanıtması, anlatması, konuşması lazım ki, savaş bitsin, barış gelsin… Balıkçı ile Karadağ, görsel malzemeyle de süsledikleri bu çalışmada, işte savaşın ve barışın diğer tarafı olan gerillayı, yöneticisi ile örgütü ile sıradan mensubu ile gündeme getiriyor. Hem de kendi doğal mekânlarında. Üstelik kuru siyasi muhabbet yok, canlı, insani, renkli portreler ve anlatım var. Öğretici, ufuk açıcı, düşündürücü ve tartışma yaratan bilgi ve fikirler var bu kitapta. Hepsi de barış için...*
- Ragıp Duran
*Elinizdeki kitap; bilgi açlığını giderme açısından sahici bir katkı. Faruk ve Ruhi mikrofonlarını, savaşın genellikle ihmal edilmiş bir kesimine, Kürt siyasi hareketinin dağdaki kadrolarına uzatıyorlar. Hepsi geri çekilmelere katılmış kişilerin çözüm süreci, barış, hayat, Türkiye, Kürt olmak gibi konulardaki görüşleri, barışın ve kalıcı bir çözümün nasıl mümkün olabileceği konusunda değerli ipuçları sunuyor.*
- Ruşen Çakır
*En azından aklı başında olan herkes `savaşı bir daha istemediği` konusunda hemfikir. Savaşın son tüccarları ile barışın dünyası arasında son bir kavga sürüyor. Bu kavganın belirlenmiş bir kuralı ve öngörülebilir bir sonucu da yok… Barış demenin, barışın arkasında durmanın gerektirdiği bazı ilkeler var. Onurlu bir barışın nasıl gerçekleşeceğini; o savaşı yapan, o savaşın sonunu getirenler ve en önemlisi de o savaştan en çok zarar görenler belirleyecek.*
- Sırrı Süreyya Önder