Bir dokunsam yeterdi alevlenen tenine
Kül olmaya razıydım, ateşinde yaksaydın
Destanlar yazacaktım gerdanında benine
Kul olmaya razıydım, yâr gözüyle baksaydın
Bağlanmıştım sımsıkı ruhen de bedenen de
Çıkıp gittin bir anda yalnız kaldım evrende
Sensiz olamıyorum sahi ne varsa sende
Ya elimden tutsaydın ya hepten bıraksaydın
Kirpiğimle çizmiştim ufuklara resmini
Ben ruhunu sevmiştim zannetme ki cismini
Onlarca kez denedim, silemedim ismini
Ya sarsaydın sımsıkı ya gönlümden çıksaydın
Yazdığım hatıralar kaybolan ayım, yılım
Bu fasıl da bitecek gördüğün son fasılım
Dün nasıldım bilirsin bugün ise nasılım
İş işten geçmez idi önceden ayıksaydın
Sen nasılsın de hele, güneş yüzün soldu mu?
Sevdin mi başkasını oğlun, kızın oldu mu?
Senin de yalnızlıktan yaş gözüne doldu mu?
Seviyorum deyip de tabuları yıksaydın
Zamana sor söylesin zaman gerçek şahitmiş
Mecnunlar gider iken aşkını gömmüş, gitmiş
Bir gün sana da derler: Ey Hadi çilen bitmiş
Ecelden önce gelip boğazımı sıksaydın