Yardım almak için bir psikoloğa gitsem ve sorulan her soruya samimi yanıtlar versem; beni huzursuz eden şeyin, büyük tutkuyla bütün ruhumu teslim alan tek taraflı, karanlık duygularımın kökü çok derinlerde kalmış hastalıklı bir aşkla bağlantılı olduğu ilk seansta ortaya çıkarılırdı.
Uzmanlar, annemin sert ve kuralcı yaklaşımlarının aksine beni sınırsız coşkuyla kucaklayıp, sonsuz bir sevgiyle besleyen teyzeme duyduğum aşkın temelinde, yönünü şaşırmış oedipus kompleksi bile bulabilirdi.
Aslında karşılıksız verilen katıksız sevgi karşısında, henüz doğallığını yitirmemiş olan bebeğin kendini borçlu hissetmesi ve çocukluk döneminde ne kadar severse sevsin hesabı kapatamadığı için zamanla tutkuya dönüşen bu alışverişin ilerleyen yaşlarda gelişen tek taraflı yasak aşkın çatlaklarından sızan kıskançlık krizleriyle sonuçlanması, doğanın kestiği bir ceza da olabilirdi. Bence sevgide aşırılık ve tutku, doğanın işleyişine uygun olmayan sapkınlıklardı.