27 Mayıs Darbesi’nin üzerinden yarım asırdan fazla geçmesine rağmen bu dönemin bütün
ayrıntılarıyla bilindiği söylenemez. Milletin şuuraltına yerleşmiş Adnan Menderes sevgisi ile askerî
korku baş başadır hâlâ. Bunu döneme ait yeni şahitliklerin çıkmasından, fotoğrafların, filmlerin ve seslerin yayımlanmasından anlıyoruz. Darbe ile ilgili yeni belgeler ve bilgilerle karşılaşıyoruz. Yakın dönem hatıralarını da bu yayınlara eklemeliyiz.
Kâmil Yeşil, Yakın Dönem Hatıralarında Menderes ve Dönemi adlı çalışmasında Menderes’i yakından tanımış, onunla mesai arkadaşlığı yapmış, o dönemi yaşamış kişilerin yayımladıkları hatıralara odaklanıyor. Demokrat Partinin kuruluşundan iktidara gelişine, hizmetlerinden yanlışlarına kadar kim ne söylüyorsa tek tek tespit ediyor. Anlaşılıyor ki Menderes ve arkadaşlarının siyasi hataları, maksadını aşan sözleri, fazla hissettirdikleri bir iktidar yaptırımı var. Ancak bunların hiçbiri milletin iktidarını askerî güç ile devirmek ve hele idamlarla cezalandırmayı gerektirmiyor. 

Batıcı aydınların, gazetecilerle üniversite hocalarının bir kısmının siyasetçilere karşı tutumlarını, siyasete yükledikleri negatif anlamı, ülkenin kurtarılması misyonunu cuntacılarda görerek millî iradeye müdahale misyonunu nasıl savunduklarını irdeleyerek 27 Mayıs’ın farklı bir veçhesini ortaya koyuyor. Darbecilerin yazdıkları Menderes ve arkadaşlarının hukuken değil siyaseten yargılanıp idam edildiklerini ortaya koyuyor.
Kâmil Yeşil’in Yakın Dönem Hatıralarında Menderes ve Dönemi kitabı 27 Mayısçıların daha da önemlisi 27 Mayıs’a giden süreçte neler yaşandığını hatıralardan hareketle anlamaya çalışıyor.