Kal u Bela’da Tanrı, "Ben sizin Rab’biniz değil miyim" diye sorduğunda, Kürtler "Bele" derken Tanrıyı inandırmamış olacaklar ki, lanetlenmekten kurtulamadılar. Kavimler dünyanın dört bir tarafına dağılırken, Mezopotamya’nın kalbi sayılan Ahmed’ten geçmek zorunda kaldılar.Amed, kalkan balığı gibi surları ve dört ana yöne açılan dört ana kapısıyla, Mezopotamya’nın adeta kalbi gibidir. Tanrı’nın suyu Dicle, insanlara, kavimlere ve Peygamberlerine hayat vermek için Fis kaya’ya yanaştığında bütün hırçınlığını ve taşkınlığını bırakırken, nazlı uysal ve alımlı bir kısrak görünümünü alır.