Tükendi
Stok AlarmıVİKİNG MİTOLOJİSİ
Tarihten edebiyata birçok alanda, Ortaçağ’dan günümüze kadar etkisi devam eden Nesir Edda Viking mitolojisinin temellerini atmıştır. Nesir Edda’da Viking kozmogonisi, panteonu ve mitleri yüzyılları aşan bir edebi yetkinlikle aktarılmıştır. İskandinavya’nın coğrafyasıyla yoğrulan ve kadim bir bilgeliğin içsel derlemesi olan Nedir Edda, Viking mitolojisinin olduğu kadar kuzey edebiyatının da en önemli eseridir. Viking coğrafyasının en bilinmeyen köşelerini, Ortaçağ Avrupa’sını korkulara sürükleyen kuzeyin esrarengiz canlılarını ve her gittikleri yerde akıl almaz inançlarıyla tanınan Vikinglerin mitolojik öyküleri Nesir Edda ile tanınmıştır. On üçüncü yüzyılda Snorri Sturluson tarafından yazıya geçirilen ve o günden bu yana da Viking mitolojisini öğrenmek isteyen herkes tarafından okunan bu kadim eser, Ortaçağ Avrupa’sını anlamak ve İskandinav kültürünü tanımak için de eşşiz bir başlangıçtır.
TANRILARDAN KRALLARA VİKİNGLER
Henüz mitoloji ile tarih arasındaki sınırlar çizilmeden önce meydana getirilen Heimskringla’da Vikinglerin tanrıları ile
kralları arasında bir bağ kurulmaktadır. Tarih ve mitolojinin eşsiz bir edebi yetkinlikle harmanlandığı bu eserde, Ortaçağ’ın bilinmez karanlıklarına kuzeylilerin içsel sesiyle erişilebilmektedir. Çağlar boyunca saklanarak günümüze ulaştırılan bu eşsiz eser, yüzyıllar içinde İskandinavya’nın edebi ve düşünsel yaşamını besleyen ana kaynak olmuştur. Avrupa tarihinin kadim sırlarından birisi olan Heimskringla, İngiltere’den Sicilya’ya, Normandiya’dan Bizans’a Vikinglerin ilişkide olduğu
değişik coğrafyaları özgün bakış açısıyla anlatmaktadır. Bir yandan kronolojik bir sırayla Viking krallarını anlatırken
bir yandan da Vikinglerin istila ettiği uzak diyarları, ticaret yaptığı kimi toplulukları ve tüm Avrupa’da gelişmeleri tasvir edilmiştir. Kralların tanrılarla kıyaslanan yiğitlikleriyle tanrıların krallara özgü sıradanlıkları iç içe geçirilmiş ve hem tarih meraklıları için eşsiz bir tanıklık hem de edebiyat okurları için canlı bir anlatım meydana getirilmiştir.
KUZEYİN KUZGUNLARI VİKİNGLER
Geçmiş yüzyıllardan kalan Kuzgunları düşünen sadece Edgar Allan Poe değildir. Kadim bilgelikleriyle Vikingler, inançlarının odağında bulunan bu karanlık hayvanı kendileriyle özdeşleştirmişlerdir. Karanlıkların efendisi Odin’in omuzlarında duran ve fanilerin arasında dolanarak edindikleri bilgileri kulağına fısıldayan Kuzgunlar adeta Vikinglerin en önemli sembollerinden birisi haline gelmiştir. Sadece inançlarındaki bu önemli yeri nedeniyle değil aynı zamanda karanlığı, bilgeliği ve yırtıcılığı ile Kuzgunlar sevilmiş ve kulaktan kulağa yayılan destanlarda efsanevi roller üstlenmiştir.
Elinizdeki bu kitapta Vikinglerin inançlarının dayandığı eserleri, efsaneleşen tarihlerini ve kurmaca sanılan bilgelik dolu gerçekliklerini okuyacaksınız. Kuzeyin Kuzgunları’nda anlatılanlar edebiyattan mitolojiye, tarihten felsefeye uzanan kadim Viking bilgeliğinden süzülerek gelen bilgilerden derlenmiştir.
BARBARLIKTAN MEDENİYETE VİKİNGLER
On birinci yüzyılda henüz Viking Çağı bitmeden, İskandinav Ortaçağı’nı birincil elden gözlemleyen Adam’ın yazdıklarına dayanan bu eser, bir yandan Hıristiyanlaşma süreci içerisindeki Vikinglerin dini ve siyasal görüntüsünü açıklarken bir yandan da İskandinavya ve çevresinde yaşayan toplumların tarihine de ışık tutmaktadır. Vikinglerin yaşadıkları coğrafyayı, inanç sistemlerini ve o zamana değin başlarından geçen siyasal gelişmeleri aktaran Bremenli Adam yazdıklarını günümüze ulaşmayan yazmalara ve dönem tanıklarına dayandırmaktadır. Viking tarihinin temel tarihi kaynağı olarak görülen sagaların yazıya geçirilmesinden iki yüzyıl önce kaleme aldıklarıyla; Adam’ın yazdıkları, Vikinglere dair ilk yazılı eserdir. Adam’ın hem dinler tarihinin en tartışmalı noktalarından birisi olan misyonerliğe dair kendi tanıklıklarını aktarması hem de onun zamanına kadar bilinmeyenlerle dolu olan Viking coğrafyasını iç içe geçtiği kadim inançları ve siyasal olayları ile tanıtması bu çalışmayı eşsiz bir yere koymaktadır.