Bir çocuk öykülerle büyür, bir ülke öykülerle beslenir, destanlaşalarak vatan olur. Bu kitap bir ülkenin, bir tarihin izdüşümünde, gerçeğin anaforundan süzülerek gelen öykülerle Vatan’ın gerçek tanığı...
Kurgusal bir roman ama aynı zamanda da bir ülkenin, Vatan’ın panoraması.
Bu kitap, toplumsal belleğimizin vicdanı, zihinsel hafızası, düşsel bir serüvenin doğru rol modeli.
Sarı saçlı mavi gözlü adam: “Bana bak çocuk” dedi, “vatanı ruhundan çıkarırsan ölürsün çocuk!”
“Bu vatan saraylarda yaşayan üç beş hanedanın soyundan gelmiyor. Onların gizli hesaplarıyla da kurulmadı. Bugün çıkmış birkaç saray artığı, padişah müptelası kendi kendine efeleniyorsa, sizin sessizliğinizden cesaret almışlardır. Kahramanlık hudutlarda, dört cephede cenge girmek, yenilmez olmak, korkusuzca başkaldırmaktır. Soysuza , sömürgeciye, işgalcilere... Hem de tüm dünyaya meydan okurcasına ve düşmana inat, kan kusarken bile bir gün daha fazla yaşamak adına ‘kızılcık şerbeti içtim’ demektir. Aslında kahramanlık bir vatan kurabilmektir çocuk,”dedi.
Bu kitapta; korkuyu, endişeyi yere çalan, bir ulusun kaderini, aslında Vatan’ı okuyacaksınız.