"İnsanların ruhuna seslenmek, ruhuna dokunmak çok zordur. İnsanların iç dünyalarını anlatmak, görünmeyen bir bahçeyi anlatmaya benzer. Yazarlık, görünmeyeni gösterir, bilinmeyeni anlatır. İnsanlar yaşadıklarını, kendilerine saklarlar. Hissettiklerimizin çok azını dışa vururuz. Düşündüklerimizin tam ifade edildiği bir hayatı yaşamak, çok az kişiye nasip olur. Bir yazar kendisini tanımaya yıllarını verir, sonra dış dünyada gördüğü tanık olduğu her canlıya, yaşayışa, her olaya yakın olur. Bu yakınlıkla, insanları ve ortamlarını tanımaya ve herkesten farklı anlamaya yönelir. Yazar, hem kendisini, hem başkasını, en üst düzeyde anlayan, çözümleyen ve kendi içinde; yaşadığı sözcüklere döktüğü her şeyi, bir kitap olarak bize sunan, sıra dışı harika bir insandır. Bu kitap içsel bir emeğin satırlara dökülüşüdür. Yazar, sözcükleri çok seven, onların tadını bilen, yaşantıların duayeni bir anlatı bilgesidir. Yazarımız sözcüklerle olan serüvenini, bize cömertçe sunuyor. Yazarken mutlu olan bir yazarla tanışıyorsunuz..."
Bedri Selimhocaoğlu