Dağların eteğinde kartal gibi tünerken
Son vakte ezan oldu vadideki çığlıklar
Tarihe not düşenler fırtınayla sinerken
Kendini yazan oldu vadideki çığlıklar
Dört mevsim azgın Çoruh can alırken canlardan
Ağıtlar yükselirdi loş ve köhne hanlardan
Acı haber gelince sularda olanlardan
Yıllarca hazan oldu vadideki çığlıklar
Artvin`den Erzurum`a bütün köyler imece
Olanlardan kurbanlar verildi gündüz gece
Yol destan oldu dilde, ağıtlar hece hece
Bir ömür Fizan oldu vadideki çığlıklar
O tarihler vadide yaşanan Orta Çağ`dı
Açlıklardan tokluğa sanki bir rahmet yağdı
Çığlıklar türkülerle yükseldi arşa değdi
Anne, kız, kızan oldu vadideki çığlıklar
Sonra beş para için öz vatana küstüler
Onca efsaneleri derinlere bastılar
Eğdiler boyunları, bir kenarda sustular
Gaflete izan oldu vadideki çığlıklar
Boş kaldı yaylaları, çakal girdi otağa
Öksüz kalan evlekte hüzün vurdu yaprağa
Bağrında yaşadığı yediveren toprağa
Kaderi çizen oldu vadideki çığlıklar
Lazoğlu`nun sözleri hisse alanlar için
İki kere ölümdü gölde kalanlar için
Kendi elleri ile sevdiği canlar için
Mezarlar kazan oldu vadideki çığlıklar