Başkalarına kederler verdiği hâlde bizim heveslerimizi tatmin eden hareketlerimizin günahlarını kolaylıkla affederiz.
Safsata üzerimizde o kadar hakimdir ki hakikat pek zalim olduğu zamanlar, bazı derece yalanlar alışkanlığını görev hâline getirir fakat daima bir an gelir ki bu yalan, o zalim hakikatten daha çok tahribat yapabilir. Bu gerçekleşinceye kadar ikiyüzlülüklerimizi, sahtekârlıklarımızı bir zerafet kabul ederiz. Delikanlı da ertesi gün, kendisini program gereğince bankanın kapısında bıraktıkları zaman bu ruhta idi.
Yukarıda çok kısa bir bölümünü okuduğunuz roman; okuru, elemli bir aşkın büyüsüyle sarıyor, sarmalıyor. Bir solukta merakla okunuyor. Bir zaman aşklar, ayrılıklar ve sonuçları güzel bir dille anlatılmış.
Keyifli okumalar dilerim sevgili okurlar.
Güngör Kibaroğlu