Bir tarafta aşkının peşinden giden, aşkına sadık kalan ve onun için ondan bile vazgeçebilecek, şair ruhlu bir çaycı: Erkan!
Diğer tarafta rüya ile gerçek arasında gidip gelen, iki aşk arasında sıkışan ve uyanmak için ölmek zorunda olan başka bir adam: Osman!
Kimin, ne zaman uyanacağını bilmediği bir çay ocağının garip kahramanlarıyla, sayıklamalar, iniltiler, kâbuslar ve uyanışla geçen ve çözülemeyen bir cinayet!
Bütün bunların dışında ise akıllarda bir soru: Nereye gitti bu adam?