Türkiye, 15 Temmuz 2016’da tarihinin en büyük saldirilarindan, ihanetlerinden birini yasadi. Bu, topyekûn istila, parçalama ve yok etme hareketiydi. Disarida emperyalist güçlerin ve içeride hain isbirlikçilerin emellerini sahneye koymalari isten bile degildi. Fakat unuttuklari bir gerçek vardi. Her hesabin üstünde bir hesap oldugu... Iste o hesabin bozuldugu an... Cumhurbaska-nimiz Recep Tayyip Erdogan, ekran karsisinda canli telefon baglantisindaki tarihî konusmasiyla milleti-mizi meydanlara inmeye ve ülkesine sahip çikmaya davet ediyordu. Mesaj alinmisti. Millet, taskin bir sel gibi akin akin meydanlari doldurmaya, hainlere karsi gögsünü siper ederek, vatanlarini isgalcilerden korumaya baslamisti. Kimi tanklarin üstüne çikti, kimi tanklarin altina yatti. Kimi *bir gül bahçesine girer gibi* kursunlarin üstüne üstüne gitti. Kimi de patla-maya hazir bir volkan gibi hainlerin tepesine çöktü. Usta yazar Sara Gürbüz Özeren, Uyanis-15 Temmuz 2016’da bir milletin uyanisini, dirilisini, ayaga kalkisini ve düsmana karsi sahlanisini anla-tiyor. Yazar, eserini o geceyi yasayanlarin gözüyle ve bir roman üslûbuyla kaleme aldi ve gelecege aktardi. Uyanis-15 Temmuz 2016’yi âdeta nefes almadan okuyacaksiniz.