Sonsuz Pandemi: Solunum Yolu Enfeksiyonları Herkesten, her olaydan öğrenilecek bir şey vardır. Yeter ki geleceğine yatırım yapan, düşünen, açık bir beyin olsun. Ancak bundan daha önemlisi, kendini geliştirmeyi ödüllendiren, ön açan bir sistemi kurmaktır.
Sir Osler ne demişti? "Boğazı muayene etmemek affedilmez bir hatadır. İyi tanı koyan bir klinisyenin bir parmağı boğazda, bir parmağı da rektumda olmalıdır.* Solunum yolları, her nefeste vücudun dış ortama açılıp kapanan limanı, gümrük kapısıdır. Nefes, dışarıdan yaşamsal maddeyi, oksijeni alma yolu olduğundan en savunmasız kapıyı da oluşturur. Bu nedenle de solunum yolları saldırıya en açık, en kırılgan cephe hattıdır. Hekimlik, en kritik sınavını bu hatta verir. Yaşam- ölüm arasındaki keskin çizgi bu savunma hattından başlar. Enfeksiyonlar gelişmiş ülkelerde giderek daha az görülmekteyse de gelişmekte olan ülkelerin hala en sık ölüm nedenleridir. Solunum yolu enfeksiyonları basit ve tekdüze bir grup değildir. Gelip geçici, önemli bir sorun yaratmadan kaybolan üst solunum yolu enfeksiyonlarından ölümcül pnömonilere, kronik bronşitten ampiyeme, bronşektaziye kadar geniş bir yelpazede incelenmektedirler.
Tüm bunların ötesinde, 2019 sonundan itibaren hepimize ‘artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak’ dedirten COVID-19 pandemisi önemli değişikliklere yol açtı. Artık ÜSYE semptomları gösteren hastalar öncelikle ‘acaba COVID-19 olgusu mu?’ endişesiyle değerlendiriliyor ve hem hasta hem de hekim bu gölgenin altında yaşıyor.