Yirminci yüzyılın son çeyreğine damgasını vuran gelişme, bütün ülkelerin siyasal, sosyal ve ekonomik bakımdan ortak bir geleceğe sahşp olduğunu vurgulayan Küreselleşme hareketidir. Halbuki, dünya için oldukça yeni olan bu gelişmeyi, Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO), 75 yıldan beri sosyal politika alanında uygulamaya çalışmakta ve öncülüğünü yapmaktadır. ILO bu öncülüğü, organizasyon yapısında ve karar alma sürecinde ilgili tarafların doğrudan ve eşit temsille katılımına imkan vern bir yapıyla gerçekleştirmektedir. ILO, uluslararası çalışma standartlarını; evrensellik, sosyal adalet ve esneklik temeline dayandırarak küreselleşme sürecinin uygulanabilirliğine yönelik bir model oluşturmuştur. Bu özellikleriyle ILO, yirmibirinci yüzyılda da dünya gündemindeki önemini koruyacak uluslararası örgütler arasında varlığını sürdürecektir.