Senin gibiyim, gece içimde karanlık bir yerde beni karanlıkta bırakan ve o karanlıktan beni aydınlığa çıkaran birisi var. Senin gibiyim, gündüz nasıl ki sen aydınlığın ile bizleri uyandırırsın, bizlere umut saçarsın; ben ise gündüzüne kavuşamayan hâlâ uyanamayan geceyim. Sen gündüz iken karanlığa kavuştuğunda gündüz olmayı özler misin? Ben gündüzümde karanlığı özleyen, karanlığımda ise gündüzümü özleyenim. Sen benim hem gecemsin hem gündüzüm, sen benim hem gözyaşım hem de sevincimsin, sen benim duamsın. Her şey vaktini bekler, tıpkı bizlerin vuslatı beklediği gibi.
Hayat boyu koşarsın, yetiştiğin sadece nasibindir. Bizlerin nasibi ALLAH’IN rızası olur inşallah.

“İnsanı inciten kişinin ALLAH’I incittiğinden haberi yoktur.
-Hz. Mevlana

Bu dünya insana gurbettir, memleket isteyen ALLAH’A dönsün. Sabah kalkıp dışarı çıkmak ya da işe okula gitmek için giydiğin toz kondurmadığın elbiseni, koluna taktığın saatini üzerinden alıvermişler. Bir bakmışsın üç günlük dünyanın üçüncü günü de bitmiş. UNUTMA üzgünken bir gün öleceğini hatırla, kızgınken de karşındakinin bir gün öleceğini hatırla. Kalbi ALLAH’tan koparan her şey yolcunun yolunu kapatır, huzurla yolculuk yaptırmaz. Gerçek emanet sahibi Yüce ALLAH kendisine dua edenleri geri çevirmez. Bu dünyada ALLAH’I unutturan hiçbir şeyi gönlüne alma. Eğer gönül pencerenden içeri dünyanın ışığı sızıyor ise senin karanlığın olur. Karanlığını aydınlatmak için içeri sızan dünyayı içeride tutma, gönül pencereni dünyaya kapat. Gönlünde baki olan yol alır, gönlünde fani dünya olan yolda kalır. ALLAH’I unutturan her şeyden uzak dur. Dünya kumbaran mı zengin yoksa ahiret kumbaran mı?

Benimle bu hayırlı yolda
Yolculuk yapar mısın?

Recep Arkan / UÇMAYI ÖĞRENMEDEN GÖÇMEYE BAŞLAYAN KUŞLAR