İtiraf etmeliyiz ki Tutajos’umuz olta işinden pek anlamıyordu, balıklardan ise hiç. Elbette sağda solda çocuk usulleriyle balık tuttuğu olmuştu ama bu oltacılık değildi ve şimdi sadece Matula’nın da modern oltacılık, makara kullanma ve balığı yorma konularında fazla bilgili olmadığını, işin sırrını birlikte çözeceklerini umuyordu...
Ancak Gyula’nın içinde yeterince değerlendiremediği bir şey vardı; kararlıcoşkusu, sulara olan sevgisi ve çevresinde yaşayan ve devinen her şeyi öğrenmeye yönelik tükenmeyen azmi.