Mütareke yılları İstanbul`unu daha yakından tanımak isteyenler için önemli bilgiler içeren bu kitap, 1915 yılında Kûtül-Amâre`de Türklere esir düşerek Bağdat, Musul, Halep, Mersin, Ankara yolunu izleyerek Kastamonu`ya, oradan da İstanbul`a getirilip, Anadolu`da esirler karargâhı olan Afyonkarahisar`a nakledilen, bütün bu dolaştığı yerlerde halkı tanımaya çalışan Harold Armstrong adlı bir İngiliz subayının anılarından oluşuyor. Yazar daha sonra Mütareke yıllarında, işgalci güçler içindeki İngiliz Askerî Ataşesi olarak İstanbul`a, bu kez esir olarak değil, esaret altındaki bir şehrin güvenliğini sağlamak üzere geliyor. İstanbul`da İngiltere Olağanüstü Komiserliği yardımcılığında ve Askerî Ataşeliğinde, Müttefikler Başkumandanlığı Erkân-ı Harbiyesi`nde, Jandarma Müfettişliği`nde bulunuyor.
Bütün bu görevleri sırasında, İstanbul`dan ayrıldığı 1923 yılına kadar gözlemlerini ortaya koyduğu kitabında yazar, zaman zaman Türkleri gerçek yüzüyle görerek, onların büyük bir imparatorluğun kurucusu ve yöneticisi, asil bir millet olarak üstünlüğünü teslim ediyor; ama çoğu zaman da Avrupa`da geçerli olan tarihsel yanılgılardan kendini kurtaramayarak onları zavallı, kendini yönetmekten aciz kimseler olarak görüyor.