Tükendi
Stok AlarmıSevgili Türk Edebiyatı okurları,
Sözlerime ocak ayında ebedî âleme göçmüş olan, bize Kaşgarlı Mahmut’un Dîvânu Lügâti’t-Türk’ünü armağan eden Ali Emîrî Efendi, bayrak şairimiz Arif Nihat Asya ve millî şiirimizin öncüsü Mehmed Emin Yurdakul ile daha nice yazar ve şairimizi rahmet ve minnetle anarak başlamak istiyorum.
Bu ayki sayımıza Atsız’ın yeni şiirlerini ortaya çıkaran N. Hikmet Polat’ın yazısıyla başlıyoruz. Polat, Atsız’ın çocuklar için yazdığı ancak bugüne kadar eserlerinde yer almayan yeni şiirlerini sunuyor okurlarımıza.
Bu ayki dosya konumuzu, ölümünün 100. yılı dolayısıyla yâd ettiğimiz Ali Emîrî Efendi’ye hasrettik. Dosya yazarlarımızdan Nagehan Uçan Eke, klasik şiirimizin son temsilcilerinden biri olmasına rağmen şairliği hep ikinci planda kalan Ali Emîrî’nin son yıllarda tertip edilerek yayımlanan divanından söz açarak onun şiirlerinden hareketle “fotoğraf” karşısındaki farklı tavırlarını dile getiriyor. Nilüfer Tanç, makalesinde Ali Emîrî Efendi’nin kitap toplamaktan çok okumayı düstur edindiğini vurguluyor ve onun kitap sevgisini “bibliyofil” olarak tanımlıyor. Süleyman Yiğit ise makalesinde, Ali Emîrî Efendi’nin geleneğe bağlı bir tutumla çıkarmış olduğu gazete ve dergiler aracılığıyla oluşturduğu edebiyat mahfilinden söz ediyor.
Bu sayımızda Yağmur Tunalı, bize kendi tarihimizi ve musikimizi farklı bir dil ve üslupla tanıtan, sevdiren Yılmaz Öztuna’nın bir devre damga vuran eserlerini ve yayıncılık faaliyetlerini anlatıyor.
Abdullah Uçman, ölümünün 80. yıl dönümüne hasrettiği makalesinde, Gibb’in ifadesiyle Türk milletinin altı asır beklediği Mehmed Emin Yurdakul’u çeşitli yönleriyle ele alıyor, onun millî şiirimizdeki öncü rolünü ön plana çekiyor.
Bu ay yaşayan önemli Macar Türkologlarla yapılan söyleşileri yayımlamaya başladık. İlgiyle karşılayacağınızı umduğumuz söyleşileri dergimiz için Sinan Yaman yaptı. İlk söyleşi, nerdeyse bir asırlık ömrünü Türkolojiye hasreden Zsuzsa Kakuk ile…
Şaban Sağlık, Geçtiğimiz ekim ayında Hakk’a yürüyen Recep Seyhan’ı hem ekranda hem de jenerikte görünen farklı yönleriyle anlatıyor okuyucularımıza. Anar, geçen sayımızda ilk bölümünü verdiğimiz Karabağ Şikestesi adlı hatıra yazısının ikinci bölümünde bize Karabağ’ı ve Şuşa’yı, oradaki tarihî, edebî şahsiyetleri tanıkların dilinden aktarıyor.
Ayşe Göktürk Tunceroğlu, yeni gezi yazılarıyla bu sayımızda yer alıyor. Bizlere, ecdat yadigârı Drina Köprüsü’nü ve hikâyesini anlatıyor.
Meral Demiryürek, Şerif Aktaş’ın Türk edebiyatına önemli katkılarından biri olan “millî romantik duyuş tarzı” kavramı üzerinde mülahazalarda bulunuyor, bu konuda bize kıymetli bilgiler sunuyor.
Kâmil Uğurlu, zamanı geriye döndürüp çocukluk ve gençlik yıllarındaki memleketini dört mevsim ve beş vakitte anlatıyor.
Bu sayımıza Nilüfer Ateş “Töreli Nenem” ve Dilek Altındağ “İhtiyar Okur ve Calvino” adlı hikâyeleriyle; Yahya Akengin, Mehmet Aycı, Tarık Özcan, Aysel Hanlarkızı, Suavi Kemal Yazgıç ve Yasin Mortaş ise şiirleriyle katkı sundular.
Kitaplık ve ajandamız bu ay da dopdolu. Herkese iyi okumalar dileriz…
İmdat Avşar
Genel Yayın Yönetmeni