Tükendi
Stok AlarmıSevgili Türk Edebiyatı Okurları,
Söze kaybettiğimiz değerlerimizi anararak başlamak istiyorum. Ağustos ayında Hakk’a yürüyen merhum başkanımız Süleyman Servet Kabaklı’yı, destanlar şairi Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu’nu ve bu ay ebediyete irtihal eden tüm şair ve yazarlarımızı rahmet ve minnetle anıyorum.
Bu ayki sayımızın büyük bölümünü XX. yüzyıl âşıklık geleneğinin zirve isimlerinden olan “Âşık Veysel”e ayırdık. Birbirinden değerli üstatların katkıda bulunduğu dosyamızın ilk yazısında İsa Kocakaplan; Âşık Veysel’in, vahdetivücut anlayışı etrafında dönen dörtlük örneklerini ele alıyor ve onun sade, rahat ve süsten uzak bir üslupla söylediği şathiye örneklerini inceliyor. Ömür Ceylan yazısında, babasının Âşık Veysel’le olan bir anısına yer vererek Âşık Veysel’in, babasının hayatına ne derece tesir ettiğini örnekleriyle anlatıyor. Mustafa Tatcı, makalesinde Tanrı’ya gönülden bakan Veysel’in tasavvufi yönü üzerinde duruyor. Metin Özarslan, yazısında Âşık Veysel’in Erzurum’la ilgili, pek bilinmeyen ve Faik Gözübüyük tarafından derlenen bir şiirini ele alıyor. Serdar Gürçay; makalesinde, Âşık Veysel’in şiirlerinde imge ve imajlar dünyasını inceliyor. Dosyanın son yazısında, Nuhan Nebi Çam ise mistik bir okulun öğrencisi olan Veysel’i ele alıyor. Ayrıca dosyamızda 1972-78 yılları arasında Ankara’da haftalık olarak yayımlanan Yedigün dergisinin 161. sayısında yer alan, N. Eröz’ün Âşık Veysel’le yaptığı bir röportaj da yer alıyor. Âşık Veysel’in hayatına dair bazı ilginç detayları içeren bu röportajı okurken eminim çok duygulanacaksınız. Bu vesileyle, ezelden aşka mahkûm Veysel’i, ebede uğurlanışının 50. yıl dönümünde bir kez daha saygı ve rahmetle anıyorum.
Bu sayıda, M. Fatih Köksal, Türk ilim ve tefekkür dünyasının önemli isimlerinden Mehmed Ali Aynî’nin şairlik yönünü ele alarak onun “İğbirar” isimli şiirini inceliyor. Kâmil Uğurlu, hatırasıyla bizleri çocukluğunun geçtiği Karaman sokaklarında keyifli bir gezintiye çıkarıyor. Mehmet Erdoğan, ilk bölümüne geçen sayımızda yer verdiğimiz yazısında Sezai Karakoç’un Hatıralar’ına dair tespitlerde bulunuyor. Sema Uğurcan, bu yıl vefatının 90. yıl dönümü olan Ahmet Haşim’in gözüyle Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nu anlatıyor ve Yakup Kadri’nin eserleri hakkında Haşim’in görüşlerine yer vererek iki dostun sanata dair müşterek değerlendirmelerini siz okuyucuların dikkatine sunuyor. Ayşe Çifter ise makalesinde Latin Amerika edebiyatındaki los turcos olgusuna değinerek Márquez’in Yüzyıllık Yalnızlık romanını bu açıdan inceliyor.
Yahya Akengin, Esat Kabaklı, Suavi Kemal Yazgıç ve Esmer Hüseyinhan ise şiirleriyle bizlerle. Bu sayımıza hikâyesiyle katkıda bulunan Buket Uçar, dört harfli bir ölünün yükünü omuzlayan kahramanın buruk tren yolculuğunu anlatıyor. Birinci bölümü bir önceki sayımızda yayımlanan, genç şairlerle yaptığımız soruşturmanın devamı bu sayımızda yer alıyor. Kitaplık ve ajandamız da bu ay dopdolu.
Herkese iyi okumalar dileriz.
İmdat Avşar
Genel Yayın Yönetmeni