Tükendi
Stok AlarmıKemal Gözler, Türk Anayasa Hukuku Pratik Çalışmaları, Bursa, Ekin Yayınevi, 13. Baskı, 2024, VIII+512 s.
KİTABIN BÖLÜMLERİ
Bölüm 1: Türk Anayasa Hukukunun Bilgi Kaynakları
Bölüm 2: Osmanlı Anayasal Gelişmeleri
Bölüm 3: Cumhuriyet Dönemi Anayasal Gelişmeleri
Bölüm 4: Temel İlkeler
Bölüm 5: Temel Hak ve Hürriyetler
Bölüm 6: Siyasî Partiler
Bölüm 7: TBMM Üyelerinin Seçimi
Bölüm 8: TBMM Üyelerinin Hukukî Statüsü
Bölüm 9: TBMM’nin İçyapısı ve Çalışma Düzeni
Bölüm 10: Yasama Fonksiyonu
Bölüm 11: TBMM’nin Görev ve Yetkileri
Bölüm 12: Yürütme
Bölüm 13: Cumhurbaşkanı
Bölüm 14: Yürütme Organının Düzenleyici İşlemleri
Bölüm 15: Olağanüstü Hâl Yönetim Usûlü
Bölüm 16: Yargı
Bölüm 17: Anayasa Yargısı
Bölüm 18: Anayasa Değişikliği
ARKA KAPAK TANITIM YAZISINDAN
Türk Anayasa Hukuku Pratik Çalışmaları başlıklı bu kitap, ülkemizde yaşanan anayasal sorunlarla besleniyor. Kitabın her baskısı, yayınladığı yılın tartışılan sorunlarının bir fotoğrafını çekmeyi amaçlıyor.
Bu ülkede bir zamanlar, siyasî partilerin Anayasa Mahkemesi tarafından kapatılması sorunu çok tartışılıyordu. 2007’ye kadar Cumhurbaşkanı-hükûmet çatışması sorunlarını yaşadık. 2007’de Anayasa Mahkemesinin 367 kararıyla anayasal sistemimiz çalkalandı ve izleyen yıllarda hükûmet sistemi sorunu gündemden düşmedi.
2010’da Anayasa değişikliği tartışmaları yaşadık. İzleyen yıllarda hukuk devleti ve demokrasiden uzaklaşma süreci başladı. 15 Temmuz 2016 darbe teşebbüsünden sonra olağanüstü hâl rejimi ve olağanüstü hâl kanun hükmünde kararnameleri anayasa hukukumuza damgasını vurdu.
Son yıllarda, Türkiye’de, başta ifade hürriyeti olmak üzere, pek çok temel hak ve hürriyet, yargı bağımsızlığı ve hakimlik teminatı yara aldı; her yıl da yara almaya devam ediyor. Kitabımızın her baskısında bu yaralara örnek veriyor, bunların bir bilançosunu çıkarmaya çalışıyoruz.
2019 yılında ise Yüksek Seçim Kurulunun yanlış kararları, 2020 ve 2021 yıllarında Covid-19 saygınıyla mücadele kapsamında alınan kararların hukuka aykırılığı Türk anayasa hukukunun kanayan yarası haline geldi.
Şüphesiz ki ülkemizin gündemden hiç düşmeyen kanayan yarası, “hukuk devleti yarası”dır. Bu yara, eskiden olduğu gibi bugün de en ağır bir şekilde kanamaya devam ediyor.
Neticede bu kanayan yaraların fotoğrafını çekmeye çalışırken, bu kitabın hacmi her baskıda artıyor: Beşinci baskıda 288 Sayfa olan bu kitap, altıncı baskıda 336 sayfaya, yedinci baskıda 400 sayfaya, sekizinci baskıda 408 sayfaya, dokuzuncu baskıda 438 sayfaya, onuncu baskıda 484 sayfaya ve on birinci baskıda 512 sayfaya ulaştı. Kitabın on üçüncü baskısı, 4 Şubat 2024 tarihi itibarıyla güncellenmiştir.
Kitaba en son 14 Mayıs 2023 seçimleri dolayısıyla ortaya çıkan sorunlara ilişkin pratik çalışmalar eklenmiştir. Keza 2023 yılının son aylarında yaşanan Can Atalay olayına ilişkin tartışmalara da son baskıda yer verilmiştir. K. G.
13. BASKIYA ÖNSÖZ (2024)
Önceki baskılara yazdığımız “önsöz”lerdeki hususlar, bu baskı için de geçerli. Siyaset, hukuku cenderesinde tutmaya devam ediyor. Bu baskıda “Bölüm 7: Seçimler” kısmında, 14 Mayıs 2023 Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimleri dolayısıyla ortaya çıkan bazı yeni sorunları tartışmaya açtık. 14 Mayıs 2023 Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimleri dolayısıyla şimdiye kadar aklımızın ucundan geçmeyen pek çok sorunu tartışma imkanını bulduk. Örneğin 31 Mart 2022 tarih ve 7393 sayılı Kanunla getirilen değişiklikler acaba 14 Mayıs 2023 seçimlerinde uygulanabilir miydi? Acaba deprem sebebiyle seçimler ertelenebilir miydi? Acaba bakanlar istifa etmeden milletvekili adayı olabilirler miydi? 2023 Şubat-2024 Şubat döneminde, şüphesiz ki en ilginç tartışma, 14 Mayıs 2023 seçimlerinden milletvekili seçilen Can Atalay’ın yasama dokunulmazlığından yararlandırılmadan yargılanmaya devam edilmesi ve akabinde Anayasa Mahkemesinin bireysel başvuru yolunda verdiği ihlâl kararına Yargıtay tarafından uyulmaması ve Yargıtay ile Anayasa Mahkemesi arasında ortaya çıkan kriz dolayısıyla yaşandı. Bu baskıda da sayfa sayısının artmaması için genişletilen bölümlerde yer yer punto küçültme yoluna gittik.