*Her sıkıntının çözümü, tam olarak o sıkıntı taşının altındadır. Asıl marifet, o taşın altındakini görebilmektir. Göğsünü, cesaret ve yücelik soluğuyla doldurmasını bilen kişi, maruz kaldığı zorbalığa başkaldırmalı ve bunu yaparken de yakınacak, sadece olumsuzluğu görecek, mazeret uyduracak durumda olmamalı.*
*Sabır, durarak pasif bir şekilde beklemek değildi; tahammül etmek hiç değildi. Sabır mücadeleydi hem içsel hem de fiilî bir mücadele... Sonunu bilmiyordu veya başarıya ulaşıp ulaşmayacağından emin değildi ama sabredecekti. Zira sabır, dağın arkasını görenlerin erdemiydi.*
*Ben; bana zulmedeni, bana zulmedilirken seyredenlere tercih ederim. O elbette devasa bir yanlışa imza atıyor ama onun bu çirkinlikleri yapabilmesinin müsebbibi, buna izleyici olanlar; yani müsaade edenler ve alkış tutanlardır.*
* * * * *
Reyting uğruna zorla bir yarışmaya dâhil edilen tutsakların maruz kaldığı insanlık dışı muameleler ve bu vahşi gösteriyi seyretmeyi tercih eden insanlar… Kim daha suçlu; yapımcılar mı, tutsaklar mı, seyirciler mi, buna göz yuman yetkililer mi?
Gitgide çığırından çıkan medya; kişinin ve toplumun benliğini, psikolojisini, aile yaşamını, değerlerini, entelektüel yönelimini ve ilişkileri nasıl etkiliyor?
Daha nice can alıcı sorunun cevabı bu romanda…